Bu yazımızda Tüketici Kanunu uyarınca ayıplı mal ve ayıplı maldan sorumluluk hakkında genel bilgilere yer verilecektir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun sekizinci maddesinde “ayıplı mal” tanımlanmıştır. Buna göre ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek veya modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeni ile sözleşmeye aykırı olan maldır. Yasanın aynı maddesi uyarınca;
mallar da ayıplı olarak kabul edilir.
Sözleşmeye konu olan malın;
sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilir. Malın montajının tüketici tarafından yapılacağının öngörüldüğü durumlarda, montaj talimatındaki yanlışlık ya da eksiklik nedeniyle montajın hatalı yapılmış olması halinde, sözleşmeye aykırı ifa söz konusu olacaktır.
Satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye teslim etmek zorunluluğundadır.
Satıcının;
ispatlaması halinde açıklamanın içeriği ile bağlı olmaz.
Malın teslim tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu halde malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Ancak Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uyarınca bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz.
Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu ya da ayıptan haberdar olmasının kendisinden beklendiği durumlarda, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmayacaktır. Bunlar dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
Ayıplı şekilde saışa sunulacak olan malın üzerine veya ambalajına;
tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıplı olduğuna ve bu ayıbın ne olduğuna ilişkin açıklayıcı bilgi içeren bir etiket konulmalıdır. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilgilerin tüketiciye teslim edilen fatura, fiş ya da satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur.
Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez. Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Yasa ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır.
Satın alınan malın ayıplı olduğunun ortaya çıkması halinde tüketicinin;
seçimlik haklarından birini kullanma hakkı vardır. Satıcı, tüketici tarafından tercih edilen talebi yerine getirme zorunluluğundadır.
Malın ücretsiz onarımı ya da ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üreticiye veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Yukarıda açıklamış olduğumuz hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici ya da ithalatçı, ayıbın, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra doğduğunu ispat etmesi halinde bundan dolayı sorumlu tutulmaz.
Malın ücretsiz onarımı ya da ayıpsız misliyle değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması durumunda tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini seçebilir. Orantısızlık tayin edilirken malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği ve benzeri hususlar dikkate alınır.
Ücretsiz onarım ya da malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi halinde bu talebin satıcı, üretici veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur.
Ancak, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 58. maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi durumda, tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir.
Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında ödenen bedelden indirim hakkını seçtiği hallerde, ödemiş olunan bedelin tamamı veya bedelden yapılan indirim tutarın derhal tüketiciye iadesi yapılır.
Tüketicinin seçimlik haklarını kullanılması sebebi ile ortaya çıkan masraflar, bu hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/01/2011 tarih ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre tazminat talebinde de bulunabilecektir.
Kanunlarda ya da taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir sürenin tespit olunmadığı hallerde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp sonradan ortaya çıkmış olsa dahi, malın tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. İki yıllık bu süre, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 10. maddesi üçüncü fıkrası saklı olmak üzere ikinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz. Ayıbın, ağır kusur veya hile ile gizlenmiş olması halinde zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.
Hukuk ofisimiz tüketici avukatı istanbul, tüketici hukuku avukat, ayıplı mal avukatı istanbul, konularında hizmetler vermekte olup hukuki destek talepleriniz için Heper Hukuk Danışmanlık Ofisi 08504201155 iletişim hattından ofisimize ulaşabilirsiniz.