Bu yazı içeriğinde sınırdışı (deport) kararına itiraz süreci hakkında genel bilgilere yer verilecektir. Bu bağlamda, itiraz sürecinin başında kararın tebliği gerekmekte olup öncelikle kararın tebliği ile ilgili açıklamaların yapılmasında fayda görmekteyiz.
Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 56. maddesi uyarınca kişinin sınır dışı edilmesine ilişkin karar, yabancının yakalandığı, işlem gördüğü ya da tespit edildiği ildeki valilik tarafından resen veya Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün talebi üzerine alınır.
Sınır dışı etme kararında, yabancının doğrudan sınır dışı edileceği, Türkiye’yi terke davet edildiği veya idari gözetime tabi tutulduğu hususlarından biri yer alır.
Sınır dışı etme kararı ilgiliye tebliğ edilir. Tebligat içeriğinde, kişinin sınır dışı edilmesine ilişkin karara karşı idare mahkemesine başvurulması durumunda, sınır dışı etme kararını alan makama bilgi verilmesi gerektiği de belirtilir. Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu 53. maddesinde kararın gerekçeli bir şekilde yabancının kendisi, yasal temsilcisi ya da avukatına tebliğ edileceği de açıklanmıştır.
Yabancı hakkında verilen sınırdışı (deport) kararına karşı itiraz, kararın tebliği tarihinden itibaren “yedi” gün içinde idare mahkemesine yapılır. Yukarıda açıklandığı üzere yasa uyarınca bu itiraz hakkında sınırdışı kararını veren makam da bilgilendirilir.
Yasada açıkça belirtildiği üzere bu konuda deport kararına karşı mahkemeye yapılan itiraz başvuruları on beş gün içinde sonuçlandırılır. Mahkeme tarafından bu başvuru üzerine verilen kararlar kesindir.
Bu aşamada dava açma süresi içinde veya yargı yoluna başvurulması durumunda yargılama neticeleninceye kadar yabancının sınır dışı edilmeyeceğini belirtmek gerekir. Bunun istisnası, bu süreyi beklemeksizin yabancının bu süreci beklemeden ülke dışına çıkma talebinde bulunmasıdır.
Her ne kadar 03.10.2016 tarihli Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 35. maddesi ile 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 53. maddesinin üçüncü fıkrasına “halinde” ibaresinden sonra gelmek üzere “54 üncü maddenin birinci fıkrasının (b), (d) ve (k) bentleri ile ikinci fıkrası kapsamındakiler hariç,” ibaresi eklenmişse de 24.12.2019 tarihinde resmi gazetede yayınlanan 7196 sayılı yasanın 75. maddesi ile bu hüküm yeniden yasa metninden çıkarılmıştır. Bu şekilde;
şeklindeki kişiler açısından bu kişilerin sınır dışı etme kararına karşı yargı yoluna başvuru halinde erteleme güvencesinden yararlanmalarının önüne geçilmiş, daha sonra yapılan yasa değişikliği ile bu durum ortadan kaldırılmıştır.
Yasa değişikliğine ilişkin gerekçede de bu durumdan açıkça bahsedilmiştir. Nitekim gerekçe metninde düzenleme ile, Anayasa Mahkemesi tarafından verilen 30.05.2019 tarih ve 2016/22418 sayılı kararına istinaden sınır dışı etme işleminin iptali için dava açılması durumunda sınır dışı işleminin dava neticeleninceye kadar kendiliğinden durmasının amaçlanmış olduğu açıklanmıştır. Bu vesile ile yabancıların adalete erişim haklarının etkili bir şekilde kullanılması hedeflenmiştir.
Sınırdışı (deport) kararına itiraz için on beş günlük dava açma süresinin tamamlanmasının beklenmesi, yabancı kişilerin geri gönderme merkezlerinde en az on beş gün kalmasını gerektirmektedir. Bu durum ise yabancıların özgürlüğünü kısıtlamakta ve barınma giderlerini artırmaktadır. Düzenleme ile bu durumun önüne geçilmek istenmiş, bu nedenle on beş günlük dava açma süresi yedi gün olarak yeniden düzenlenmiştir.
Ofisimiz tüm Türkiye çapında ve İstanbul genelinde hizmet vermektedir. Sınırdışı (deport) kararına itiraz ve diğer hukuki talep ve danışmanlık hizmetlerimiz için 08504201155 numaralı hattımızdan hukuk ofisimizle iletişime geçebilirsiniz.