Suç üstlenme suçu, TCK 270. maddesinde, Adliyeye Karşı Suçlar başlığı altında açıklanmıştır. Buna göre; Yetkili makamlara, gerçeğe aykırı şekilde, suçu işlediğini ya da suça katıldığını bildiren kimseye iki yıla kadar hapis cezası verilir. Kişinin bu suçu üst soy, alt soy, eş veya kardeşini cezadan kurtarmak amacıyla işlemesi halinde; verilecek cezanın dörtte üçü indirilebileceği gibi ceza tamamen de kaldırılabilir.
Suçun faili herkes olabilir. Suç seçimlik hareketli suçlardan olup kişinin yetkili makamlara gerçeğe aykırı şekilde suçu işlediğini veya suça katıldığını bildirmesi ile oluşur. Kişinin üstlendiği suç, işlenmiş bir suç olabileceği gibi, hiç işlenmemiş bir suç da olabilir. Ancak suç üstlenildiğinde asıl fail hakkında herhangi bir soruşturma veya kovuşturma başlatılmamış olmalıdır. Kasten işlenebilen suçlardan olup uzlaşma kapsamındaki suçlar arasında yer almamaktadır. Suçun takibi şikayete bağlı olmayıp resen soruşturulur.
Düzenleme içeriğinde gerçeğe aykırı şekilde kişinin suçu işlediği ya da suça katıldığını “yetkili makamlara” bildirmesinden bahsedilmektedir. Burada yetkili makamdan anlaşılması gereken, suç hakkında direkt olarak soruşturma başlatabilecek ya da kendisine yapılan bildirimi soruşturma başlatacak makama iletmekle yükümlü olan kurumdur.
Bu kapsamda CMK 158. maddesi uyarınca “Suça ilişkin ihbar veya şikayet, Cumhuriyet Başsavcılığı’na ya da kolluk makamlarına yapılabilir. Valilik veya kaymakamlığa ya da mahkemeye yapılan ihbar veya şikâyetler, ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilecektir.
Yurt dışında işlenip Türkiye’de takibi gereken suçlar hakkında Türkiye’nin elçilik ve konsolosluklarına da ihbar veya şikayette bulunulabilir. Bir kamu görevinin yürütülmesi ile bağlantılı şekilde işlendiği iddia olunan bir suç nedeni ile, ilgili kurum veya kuruluşun idaresine yapılan ihbar veya şikayet, gecikmeksizin ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilir.
TCK 270. maddesinde suçu üstlenme suçunun kişinin üst soy, alt soy, eş veya kardeşini cezadan kurtarmak amacı ile işlenmesi, verilecek cezanın dörtte üçünün indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabileceği sebebi olarak belirlenmiştir.
Bu durumda CMK 223. maddesi uyarınca; İşlenen fiilin suç olma özelliğini devam ettirmesine rağmen şahsi cezasızlık sebebinin varlığına istinaden faile ceza verilmemesi halinde ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilebilecektir.
Emsal Yargıtay kararlarında kişinin gerçekte hiç işlenmemiş ya da başkası tarafından işlenmiş olan bir suçu kendisinin işlediğinden bahisle bildirimde bulunması ile oluşan suç üstlenme suçunun, belli akrabalık ilişkisi içinde bulunulan kişilerin cezadan kurtulması amacıyla işlenmesini kanun koyucu cezadan indirim nedeni yada şahsi cezasızlık hali olarak kabul ettiği belirtilmektedir.
Bu açıklama uyarınca madde metninde sayılan akrabalık ilişkisinin sınırlı olduğu, kıyas ve yorum yoluyla genişletilmesinin mümkün olmadığı açıklanmıştır. Ayrıca TCK 270. maddesinin ikinci cümlesinde açıklanan cezadan indirim yada şahsi cezasızlık halinin, suç işlemediği halde maddede sınırlı olarak sayılan akrabalarını korumak için hareket eden kişiler için düzenlenmiş olduğu, işlediği suçun ortaya çıkmaması için başkasını suç üstlenmeye azmettiren kişilerin de bu maddeden yararlanabileceğinin kabulünün kanun koyucunun amacına ters düştüğü ifade edilmiştir.
Bu suç için dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır.
Bu suç için yargılama yapmaya görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi’dir.
Tüm hukuki konulardaki danışmanlık ve talepleriniz için Heper Hukuk ve Danışmanlık Ofisi’ne ait 08504201155 numaralı hattımızdan hukuk ofisimize ulaşabilir, randevu talebinde bulunabilirsiniz.